29 Kasım 2013

Kulağıma süzülen gözyaşlarım

Çocuktum. İlkokulun ilk yıllarındaydık. Bende sürekli bir kulak ağrısı vardı günden güne çoğalan, geçmek bilmeyen. Annem tuttu elimden hastaneye götürdü. "Orta kulak iltihabı" dedi doktor. Verdi bi poşet ilaç tekrar çağırdı ilaçlar bitince. Annemin mükemmel hatırlatma mekanizması sayesinde düzenli içtim ilaçları gittik bir iki hafta sonra kontrole. Doktor iltihap kurumamış dedi, iğneye geçti. Annem beni yıkarken kulağıma vazelinli pamuk tıkamaya başladı, hala evin bi rafında bir kutu vazelin vardır, çocukluktan gelme alışkanlık. Rüzgardan bile etkilenir diye beresiz sokağa çıkamaz olmuştum. Ama yok, iyileşmiyordu kulak. Kış böyle geçti. Bi keresinde Temmuz muydu, Ağustos muydu neydi doktor sıkı sıkı da tembihledi anneme; "havuza, denize girmesin iyileşene kadar". Annem; doktora "ah doktor bey ne havuzu, ne denizi benim çocuklarım bilmez öyle şeyler onların tek eğlencesi karşı sokaktaki toprak arsa" der gibi bakmıştı. Duyma yeteneğimi kaybetmeye başladım, uzun boyuma rağmen o yıl ön sıralarda oturduğumu da hatırlıyorum. Bu döngü neredeyse tüm yıl tekrarladı. Son kez gittiğimizde babam Bakırköy'e yeni yatırılmıştı. Sabahtan babamı geçirdik, öğlende Sigorta hastanesinde bulduk kendimizi, annem ne metanetli kadın. O gün yaşadıklarına içerleyen ben sedyede ağlamaya başladım, bu kez kulağım değil içim acıyordu. Doktor odadan çıkmamı söyledi. Çıktım. İğne atsan yere düşmez hastanede kulak iltihabından öleceğimi sanarak daha çok ağlamaya başladım, çocuk aklı işte. Annem çıktı birkaç dakika sonra. Bana dolu gözlerle bakıyordu. Ölecek miyim dedim? Güldü. Hastanenin bahçesindeki satıcıdan hep istediğim ve genelde almadığı tabanca şeklindeki açmadan aldı, bir de cam şişede vişne suyu. Banka oturduk. Sana bir şey soracağım dedi: "Geceleri ağlıyor musun?" Öne eğdim başımı onaylar gibi sallayarak. Niye ağlıyorsun peki dedi? Açmamı ısırdım, vişne suyumdan içtim. O an anneme yüzlerce neden sayabilirdim ama ertelemek istemiştim. Annemi hiç o kadar çaresiz görmemiştim, benim söyleyeceklerimi önemseyen hali beni çok duygulandırmıştı, ki genelde sert bir kadındır bir şey söyleyecekken, bir şey için izin falan alacakken ezilip büzülürüz yanında. Babama dedim, babama üzülüyorum anne. Biz niye hiç arkadaşlarımın aileleri gibi olamıyoruz? Ve ben ne zaman iyileşip gece yattığı pijamalarla ve gece serdiği temiz nevresimlerle kuru bir yatakta uyanabilen bir çocuk olabileceğim? Daha çok mu büyümem gerek? Annemin dakikalardır güçlükle kontrol ettiği gözyaşları umarsızca süzüldü göz pınarlarından. Babanı bilmiyorum ama sen iyileşeceksin, evet biraz daha büyümen gerek. Doktor, onca ilaca, iğneye rağmen kurumak bilmeyen, aksine sürekli azan iltihabın sebebini ben sedyede ağlarken bulmuştu: "Bu çocuk geceleri ağlıyor mu? dikkatinizi çekti mi hiç?" demiş anneme. Aylarca kulağımın içini saran iltihabın sebebi gözyaşlarımmış meğer. Dün gece uzun zaman sonra kırdığım ağlamama rekorumu kırarken anımsadım hepsini, Bahar'ın elinden tutarken. Ve bugün, yine o zamanlarki gibi ağrıyor kulaklarım...

8 kişi "açılın ben doktorum" demiş :

  1. çok üzülünce, diyecek bir şey bulamadığımda yaptığım gibi susuyorum.

    YanıtlaSil
  2. celom canım benim gözlerinden süzülen yaşları sildiğimde rahatladın ancak ve elini sımsıkı tuttuğunda uyuya daldın güzelce seni seviyorum kızkardeşim gerçekten hemde çok seviyorum

    YanıtlaSil
  3. Etrafa bakınca bi böyle herkes mutlu herkes aile herkes sıcacık yuvalarda büyümüş içini sor herkesin bir yarası var. Baba... baba demeyi unutmuş bana ne ağır geldi ya ...

    YanıtlaSil
  4. annemi kaybettikten sonra yasadigim ve doktorun bir turlu teshis sebebini bulamadigi rahatsizligin ne oldugunu sayende anlamis oldum,, tesekkurler...

    YanıtlaSil
  5. Kulağın içine akan gözyaşlarını ve " Biz niye normal bir aile olamıyoruz?" sorusunu soran çocuk kalbin hissettiklerini iyi bilirim...Çok ama çok cızladı içim, yüreğim...yazdıklarını okuyunca

    YanıtlaSil
  6. kıyamam sana canım ya. duygusal Selom benim. bu yazıyı 2. okumam.

    YanıtlaSil
  7. ahh o çocukluk neler neler kaydeder insan kafasına. ne yaralarla kanar minik kalpler.

    YanıtlaSil

Hoopp birader baksana bi'!

Bu blogdaki tüm yazılar ve bazı görseller (alıntı olanların URLsi belirtilerek) supercellma tarafından eklenmiştir ve 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu 81. maddesi gereğince kopyalamak, ticari amaçla kullanmak, yazar ismi belirtilmeden alıntı yapmak ve link vermeden kullanmak dahi suçtur. Aksini iddia eden varsa yolarım. Her türlü pisliği de yaparım. Hee akıllı olun canımı yiyin. Emek hırsızlığına karşı destek ve Emeğe Saygı lan. Dirsek çürütüyoruz burda...!!

 

supercellma Template by Ipietoon Blogger Template | Gadget Review

back to top