Lisede "Mavi Saçlı Kız" kitabını okuduğumdan beri hayalimdi saçlarımı maviye boyatmak.
O dönem bizim okul yönetimi balyaja bile izin vermiyorken mavi saçla okula gitmek sıkardı tabii biraz.
Geçenlerde bir gün durup dururken;
"Yarın bi gün evlenip çocuğa karıştığında yapamayabilirsin, gençsin, güzelsin, cesursun! Bi daha mı 29 yaşında olucaksın? yaptır gitsin kızım Selo" dedim kendi kendime.
Ve iş çıkışı soluğu kuaförde aldım.
Kuaförüme "saçımda birkaç tutam turkuaz istiyorum" dediğimde gözlerini patlatarak emin misin? diye sordu.
Ona aynada kararlı bir bakış atarak cevabımı verdim.
Ona aynada kararlı bir bakış atarak cevabımı verdim.
Beklediğimden daha uzun ve zahmetli süreç saçımın oryalle açılmasıyla başladı.
Yıkama setinde 1 saatten fazla bekleyip boyun fıtığı olma riskine ve
Yıkama setinde 1 saatten fazla bekleyip boyun fıtığı olma riskine ve
ya istediğim gibi olmazsa? endişesine rağmen sonuç tam da istediğim gibi oldu.
Yeni saçlarımı beğenenler de oldu, "mavi de saç mı olurmuş, manyağın tekisin" diyenler de.
Kimse beğenmek zorunda değil,
Benim de kimin ne dediği umrumda değil.
Tam da Huysuz Ayı'nın dediği gibi;
Benim de kimin ne dediği umrumda değil.
Tam da Huysuz Ayı'nın dediği gibi;
#Aslan: Herkes gibi olacak olsa bir "Aslan" neden Aslan burcu olarak doğsun?
— HUYSUZ AYI (@HUYSUZ_AYI) 29 Mart 2013
Ben yıllardır yapmak istediğim bir hayali gerçekleştirdim.
Ve turkuaz saçlı yeni halimi çok sevdim.