30 Kasım 2014

Kendi söküğünü dikmeye niyetlenen terzi

Tarihte bugün, annem evde kaldığımı düşündüğünü alenen itiraf etti. Annemin benim artık evlenip yuva kurmam konusunda umutsuz vaka olduğumu düşünmesi miydi bana koyan, yoksa aslında bunu birkaç zamandır benim de kendime bile çaktırmadan düşünüyor olmam mı? bilemedim. İkisi de sanırsam.

Biliyorsunuz otuz oldum geçtiğimiz Ağustos. İnsan hissettiği yaştadır derdim ya hep, otuz olunca nasılsa hissettiğim eksi beş, altı yaş olduğundan bir değişiklik olmaz sanmıştım psikolojimde. Ama bildiğiniz 30 yaş sendromuna girdim lan ben. Yeni yaşımın ilk günlerinde, biten kremlerimin yerine yenilerini almaya gittiğimde age kremleri araştırmaya başladığımı mı anlatayım? Sizin age grubuna geçmek için daha dört, beş yılınız var, yirmi beşlerde kullanılmıyor o kremler diyen samimi satış danışmanına içimden "siktir ordan pis yalaka!" diye sövmüşlüğümü mü? Arkadaşlık sitelerindeki aradığım kişinin yaş aralığını minimum otuz üçlere, otuz dörtlere çektiğimi mi anlatayım? Çevremde hamile olan arkadaşlarımdan edindiğim bilgilerle her geçen yılda hamilelik ve çocuk sahibi olmak konusunda riskimin arttığını öğrenince bir "eyvah! ya olur da birini bulup evlenirsem de çocuk sahibi olamazsam" korkumu mu? Yüzümde gözümde gözle görülür bir kırışma, bir çilleşme, lekelenme falan olmadı Allah'ıma bin şükür. Küçükken hep sanırdım ki yirmi dokuzumun son gecesi genç ve güzel olarak yatacağım, ertesi gün bir uyanacağım her yerim buruş, kırış, lekeler basmış bebek yüzümü, memelerim sarkmış, vücudum kımıl kımıl sallanıyor. Öyle olmuyormuş tabii ama yüzüne gözüne basmayan o kırışıklıklar otuz olunca psikolojine basabiliyormuş sayın okuyucu.

Ha bir de şey var. İnsan yirmi dördünde, yirmi beşinde pek sallamıyor bazı şeyleri. Gencim, güzelim, seni üzerim, ben senin gibisini sıra sıra dizerim diyorsun ya sonra sıraya dizdiğin şey kimi sevsen senden sonra kısmeti açılıp evlenen adamlar oluyor ve çok da pis koyuyor doğrusu. O önündeki dört, beş yılı her şeyi yapabilmek için fırsat görüyorsun ya işte öyle de olmuyor. Göz açıp kapayıncaya geçiveriyor yıllar ve ahan da böyle dünyadaki belki de otuzlu yaşların boktan sendromuna girecek en son birkaç insandan biriyken kendini o olayın girdabında buluyorsun.

Ben mesela düşünüyorum da ne yapabildim boşandıktan sonraki yedi küsür yılda? Yüksek okul bitirdim, fakülte son sınıftayım. Bir ingilizce, bir dış ticaret uzmanlığı kursu. İşimde birkaç basamak yükseldim, departman sorumlusu oldum. Yalnız yaşamaya başladım. Ev tuttum, sıfırdan ev düzüp eşya edindim, kol gibi borç ödedim. Her fırsatta tatil yaptım, hafta sonu kaçamakları. Yedim, içtim, gezdim. Yani bir şeyi yaparken başka bir şeyden mahrum bırakmadım kendimi. İlişki yaşamak hariç. Son adamakıllı ilişkim biteli şu günlerde dört yıl oldu. O adam da evlendi nemrut yüzlü dişlek cadolozun tekiyle evet, buysa merak ettiğiniz, ben çük gibi ortada kaldım.

Şimdi nereden geldi bu ruh hali bana? Kendime bile itiraf edemediğim "harbiden evde kaldın kızım Selo" durumunu kim bende açığa çıkardı? Tüm dramatik olaylarımın senarist yönetmeni annem. Kadın bir dünya insanın dünür başılığını yapıp evlendirdi. Allah'ı var hepsi de mutlu, örnek çift, örnek aile oldular. Ama annem durumu abartıp kendi söküğünü diken terzi olmaya ve kendi kızı için dünür başılık yapmaya kalktı iyi mi? Neymiş de fizik tedavisini yapan kadın izindeyken tedavisini yapan bir delikanlı varmış da, eli yüzü düzgünmüş ve göz kararı bakmış çocuk benden uzunmuş da (eline metreyi alıp ölçseydin bari!) Sonra öbür kadın izinden gelince göya öyle laf arasında o çocuğun lafı geçmiş de çocuğun bekar olduğunu, evlenmek istediğini ama kolay beğenemediğini öğrenmiş. Kadına "benim bir tanıdığım var, onu yapsak mı" demiş, kadın da "ay vallahi olur, sevaptır bu işler, çok iyi çocuk" falan demiş. (O cümledeki tanıdık ben oluyorum, annemin birinci dereceden tanıdığı, kızı olaraktan.) Dün beni aradı. Yine bir klasik Nafiye Sultan ıkınıp sıkılması. İşte sana bir şey diyeceğim ama kızmayacaksın. Bir kısmet işi var"."Ee?" dedim, döküldü. "Ya anne görücü usulüne yaklaşımımı biliyorsun, olmuyor biliyorsun" dedim. "İnternetten tanıştıklarından hayır mı geldi? Ne olur bir kere görüşsen, bu gidişle senin sonun Şişko Kadriye'ye benzeyecek, o bari ellisinde de olsa evlendi, sen evlenemeyeceksin de" dedi ve benim telefonu kulağımdan uzaklaştırmam sebebiyle duyamadığım uğultu şeklinde daha bir sürü şey. "Ya anne oha ya! ayıp değil mi kendi kızına birini ayarlamak için ön ayak olmak? hem biliyorsun şu evlenip boşanmışlık durumum hep sorun olarak çıkıyor karşıma, sen de üzülmedin mi zamanında bu konu yüzünden terk edildiğimde?" dedim, "Ne varmış canım bunda? Yıl olmuş iki bin on dört, ayıp değilmiş böyle şeyler bu zamanda, iyi insanları kimse kaçırmak istemiyormuş, herkes evladı mutlu olsun istiyormuş" falan. Tamam kimse aksini söylemiyor da, ya annem bildiğiniz şeceresini çıkarmış çocuğun, ben evet desem nikah işlemlerine başlayacak, çeyizimi düzüp beni paketleyecek. Kolay mı öyle o işler?

Hayır bir de regl oldum dün, hormon tedavisinden sonraki ilk regl dönemlerim, fazlasıyla sorunlu geçiyor. Zaten hormonlarım tavan, psikolojim yerin diplerinde. Yapılır mı bu? "Tamam, Türk toplumuna, mahallemize, eşimize, dostumuza, konumuza, komşumuza ve ellisinde bile olsa evlenen Şişko Kadriye ablamıza göre evde kalmış olabilirim ama, size bir zararım yok, size yük değilim ki, kendi hayatımı kurdum yuvarlanıp gidiyorum" deyip sinirle kapattım telefonu. Sanırım annem bana bir tür evlenme mobbingi uyguluyor. Ama yılmayacağım. Aşık olmadan evlenmek yok. Aşk yoksa yeniden evlenmek de yok, üremek de. O kadar!

Varsa bir yorumunuzu alırım, çok dertlendim de.

7 kişi "açılın ben doktorum" demiş :

  1. inadına aşk diyorum bende !!!! ama ben bunu derken de hayat bildiğini okuyor ...
    bende 30 geçeli çok oldu bekarım ama mutlu muyum diye sorarsan EVET derim çevremde ki evlilik hayatlarına bakınca kaçırdığım pek bir şey yok ...
    ben öğrenmeyi , gezmeyi sosyal hayatı çok seven biriyim evlenseydim ( ortalama türk erkeklerini düşündüğümüzde ) bir yere gezme istediğimde oraya gidip ne yapacazzzz , çok pahalı ....
    eni bir kursa gitmek istediğimde ne yapıp öğrenecen yemek yapmayı öğren ...
    sosyal ortam mı o da ne ...
    birde arada aşk da yok sa gelde o öküzü ay pardon adamı çek !
    bu yüzden pek pişman değilim
    bu arada bende ne doluymuşum biraz daha yazarsam yorumum yazını geçecek :)

    sevgiler

    YanıtlaSil
  2. Herşeyin zamanı var o zaman geldiğinde tıkır tıkır olacak hepsi. Hayatta tesadüf diye birşey yok olması gereken olması gerektiğinde oluyor. Öpüyorum 😘

    YanıtlaSil
  3. Selma sen bir gün bize gel, ablalarımı görüp hatta üstüne birde 87'lik halamı görüp psikolojini düzeltebilirsin belki :)

    YanıtlaSil
  4. Hey ne oluyor sana kuzucum .hiç yakışıyor mu sana.bak kızdım sana şimdi. Heyyyy silkelen. 30 olduk en güzel yaşlar.ayrica çok da güzel bir hatunsun :-)kesin sana yaklaşamiyorlar beni beğenmez diye. Dünyada neler oluyor benim Kuzenler geç evlendiler.çatir çatır 2 çocuk doğurdu. Üzülme .olumlu pozitif düşünüyoruz. Seni mutlu görmek istiyorum :-))

    YanıtlaSil
  5. Ha bu arada hayat bu sürprizlere açık olmak gerekir ne olur sanki tanişsan supercellmacim tanırsin olmazsa zorla evlendirmeyecekler ya ...
    yine de sen bilirsin tabi ama birsey kaybetmezsin derim

    YanıtlaSil
  6. herşeyin hayırlısı ;) Yaşadıklarımdan öğrendiğim bir şey var.Hayatta asla "asla" dememeliymiş insan.Allah hayırlı kısmetler versin.Amin.

    YanıtlaSil
  7. Kimseye kulak asmayın siz önemli olan evlenmek değil, mutlu bir hayat, nasıl mutluysanız öyle olsun :)

    YanıtlaSil

Hoopp birader baksana bi'!

Bu blogdaki tüm yazılar ve bazı görseller (alıntı olanların URLsi belirtilerek) supercellma tarafından eklenmiştir ve 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu 81. maddesi gereğince kopyalamak, ticari amaçla kullanmak, yazar ismi belirtilmeden alıntı yapmak ve link vermeden kullanmak dahi suçtur. Aksini iddia eden varsa yolarım. Her türlü pisliği de yaparım. Hee akıllı olun canımı yiyin. Emek hırsızlığına karşı destek ve Emeğe Saygı lan. Dirsek çürütüyoruz burda...!!

 

supercellma Template by Ipietoon Blogger Template | Gadget Review

back to top