Geçen Perşembe çamaşır makinam cortladı. Kirli sepetim kapasitesinin 2 katı çamaşırla dolu tıka basa. Bense daha fazla çamaşır çıkarmamak için bildiğiniz çabalıyorum. Bi kere giydiği kıyafeti kirli sepetine basketleyen Selo kişisi ne günlere kaldı!
Evi eşyalı kiraladığım için ev sahibime konuyu ilettim, masrafı kimin karşılayacağı gibi -ev sahiplerinin pekte hoşuna gitmeyen- bir soru çıktı tabi ortaya. Ben eşyalar için her ay 150 TL gibi bir fark ödediğimi söyleyerek tamir masrafını üstlenmeyeceğimi söyledim. Öyle ya! hem her ay o eşyalar için para ödeyip hem de tamirini ben karşılayacaksam alsınlar eşyalarını ben babalar gibi gider eşya düzerim kendime bit pazarından. Amcam bu makina daha yeni yahu ne yaptın da bozdun deyip kendince latife yaptı ama ben ne yenisi amca yaaaaeeee bu makina neredeyse benimle yaşıt! diye yapıştırdım lafı. Neyse çok şükür boka sarmadı konu kibarca itirazımı yaptım da tamirci çağırma konusunda anlaştık. Usta bu akşam gelecek bakacak derdi neymiş bizim emektarın.
Makina bi tuhaf. Yıkıyorsa durulamıyor, duruluyorsa da sıkmıyor. Sanırım şu beyin denilen parçası sapıttı. E o da kul yapımı onun da bi ömrü var elbette bozulacak başka zaman mı bulamadın be caniko? Ben tam bahar geldi deyip temizliğe girişmişken perdelerimi, dolap örtülerini, evde sıkça yıkanmayıp rutine sokulan ne varsa yıkamaya niyetlenmişken "Error" verdin, oldu mu bu şimdi?!
Amann benim de dert ettiğim şeye bakın yarın getiririm kızlara hepsine üçer beşer parça, içlerine de koyarım 1 çay bardağı deterjanımı böylece geçici çözümü bulmuş olurum. İsteyenin bir yüzü, yıkamayanın iki yüzü kara değil mi :)
Şaka bir yana öğle yemeğinde çamaşır makinası mevzusu açıldı. Konu yakın geçmişe, çift kazanlı ve merdaneli çamaşır makinalarına kadar gitti. Annemin o günün teknoloji harikası merdaneli makinamızda çamaşır yıkarken benim de -parmaklarıma, ellerime dikkat etmem konusunda kırk tembih eşliğinde- yıkanmış, durulanmış çamaşırları merdanede sıktırma işlemini titizlikle üstlenerek yardım edişim geldi aklıma. Diğer asli görevim de yıkama işi bitince makinanın içini kurulamaktı güzelce. Çamaşırları sıktırmak neyse de, işte bunu hiç sevmiyordum. Pantolon ve gömlek düğmeleri kırıldığı için merdanesinde sıktırılamıyordu. O, bu derken neredeyse çamaşırların çoğu elde sıkılıyordu. Çileye bakın! Merdaneli makina deyince aklıma gelen bir diğer şeyse orlon iplikten çiçek motifi şeklinde o merdane çıkıntısına göre özel örülmüş ya da kumaş alınıp özel olarak dikilmiş o meşhur örtüler. Hatırlamayan yoktur herhalde dimi?
Tam otomatik çamaşır makinasıyla ben 7.sınıfa giderken tanıştık yıl 1997. Temizlikle, toz almakla alakası olmayan ben her fırsatta elime toz bezi alıp o makinayı siliyor, örtüsünü silkeliyor, üzerinde yumuşatıcı, deterjan, sabun ne varsa düzenleyip duruyordum. İlk yıkamada ailecek makinanın başına oturup seyredişimizi anlatmıyorum bile. İnsanoğlu Aya gitmiş gelmiş biz otomatik çamaşır makinasını teknoloji harikası ilan edip TV niyetine seyrediyoruz. Hey gidi günler hey!!!
Annem çizilecek diye cam kapağın üzerindeki koruyucu şeffaf etiketi söktürmüyordu hiç unutmam. Bir de çıt sesi duyulmadan kapağı açmayın demiş ya montajı yapan usta makina yıkamayı bitirince annem çıt sesini duymak için makinanın önünde 3 dakika saygı duruşunda durur gibi bekliyordu çamaşırları çıkartmak için. Kadıncağız el emeği göz nuru nakış işleyerek merdaneli makinadan tam otomatik çamaşır makinası devrine geçmiş, tabii titizlenecek haklı yani.
Daha da önceki dönemlerde bahçelerde su ısıtılarak leğende yıkanıyormuş. Biz o döneme denk gelmedik aman iyi ki de gelmemişiz. Benim ellerimde egzama var, kabus olurdu benim için çamaşır faslı. Biraz geçmişe gidince ya da böyle arıza yapınca çamaşır makinalarının hayatımıza kattığı kolaylığı fark edebiliyoruz.
Allahtan kıyafetim bol da giyecek şey bulma sıkıntısı çekmiyorum. Yoksa banyonun ortasına kurup tezgahı kafama sarıp tülbenti "dane dane benleri var yuzunde can alıcı bakışları gozunde" türküsüyle iş başa düştü deyip yıkamak zorunda kalırdım. Bi de erkekler, kadınlar çok alışveriş yapıyor diye sitem ederler. Çok kıyafet böyle kara günler içindir. Biz çok kıyafet alışverişi yapıyorsak vardır elbet bir bildiğimiz :)
Neyse n'olur dua edin de çok fazla masraf çıkarmadan tamir olunabilecek bi arıza olsun. Pahalıya patlarsa ya da o ihtimali düşünmek bile istemiyorum usta bunun işi bitmiş artık değişmesi gerek derse o an ev sahibinin yüz ifadesi geliyor gözümün önüne ve ağlamaklı oluyorum. ühühü :(
Bloğunuzda ki yazıları sürekli takip etmekteyiz, iyi yorumlar diliyoruz. Firmamız dell şarj cihazı sizlere başarılar diler.
YanıtlaSila-aa gerçekten miiiiii :) ama çok sevindim ki ben şimdi :)
Silah cnm ah ne zordu eskiden. şimdi bizler çok şanslıyız. ben annemin elde çamaşır yıkadığı zamanları hatırlıyorum. sonra merdaneliye geçtik. sonra da tam otomatiğe.
YanıtlaSilbir de üniversitede elde yıkadım bende. yurtta kalıyodum. çam.mak.de yoktu. sular sarı sarı akardı. giysilerim sarardı sonunda.