05 Kasım 2012

Hani bazen bağırırsın da sesini duyan olmaz ya...

Şarkısı

işte ben bugünlerde öyleyim blog.

Çok uzun zaman oldu benim çok pis yazasım geldi deyip klavyenin başına geçmeyeli. Sorunların geldi mi hepsi üstüste gelir diyorlar ya valla billa öyle. İş hayatımdaki sıkıntılı dönem beraberinde strese bağlı rahatsızlıklar da getirdi. Ne uykumdan bir şey anlıyorum, ne çalıştığımdan. Böyle hiç bir şeyden keyif alamayan, eğreti yaşayan biri oldum çıktım. Ayaklarım işe geri geri gider oldu artık-ki ben çalıştığım yeri çok severim. Patronumla, iş arkadaşlarımla aramızda iş ilişkisini aşan gönül bağı olduğuna inanırım hep. Sorunlar bir bir yüzünü göstermeye başlayınca ve artık onları çözecek, insanlarla uğraşacak gücüm kalmadığında "lanet olsun ya çalışan adama iş mi yok?" deyip gemileri yakıp gitmek kolay. Beş yıldır türlü zorluklara katlanıp tabiri caizse kıçımı yırtmış, dirsek çürütmüş ve bugünlere gelmişken yok efendim ben kolayı seçip pes edip gidemem.

Farkında olmadan ben gayret çıtamı öylesine yükseltmişim ki artık bıkkınlığımın, yorgunluğumun bile farkına başkaları vardırıyor. Bana kalsa ne fizik tedaviye gidicem, ne ilaç içicem. Öyle üç gün ağrır dördüncü gün geçer modundayım. Mükü sağolsun insan yerine koyuyor sürekli dürtüklüyor da rahatsızlığımı önemseyip tedavi olmamı sağlıyor. Bazı insanlar çok insan blog. Hani böyle çok içten. Bu kız da öyle. Küfür de etse samimi, sarılsa da, kızsa da, gülse de. Karnındaki bebeğe rağmen iş peşinde, kazandığı paranın hakkını verme derdinde. Çok azaldı böyleleri.

Mükü gibi insan gibi insanlar, insan yerine koyanlar varken "sen benle böyle konuşamazsın", "düzgün konuş benle" naraları atan, böyle bir ne oldum delisi olan, böyle bir ego tatmini derdinde, sözde görev adamıyım deyip verilen her göreve de illaki bir kulp takan, cin olmadan adam çarpmaya soyunanlar, benim gözümde beş para etmezler de yok değil. Şu bizim paranoyakmen mesela. Yani bu adam verilen işe, mevzuata, prosedürlere, gerekliliklere yorum yaptığı kadar iş yapsaydı ekip çalışması diye bir şey olurdu, bizim departmanda hayat bu kadar çekilmez olmazdı. Anlıcağın blog bizim müdür gitti ama sorunlar sıkıntılar bitmedi. Muhtarı belli değil bizim mahallenin, yani aslında belli de böyle birilerinin gözüne gözüne sokmak gerekiyor illaki. Yoksa birden fazla muhtar türüyor ve kıyametler de işte böyle kopuyor. Çünkü sorumluluk veren mantık yetki vermiyor. Düzen böyle sanırım ama sokarım böyle düzene. Hani supercellmalık da bir yere kadar. Taş değilim ben de, bildiğin etten kemikten insanım yani.

Bazen ne yaparsan yap olmuyor blog. Didiniyorsun, mücadele ediyorsun, susup yutuyor, sabrediyorsun, gayret ediyorsun ama birileri fısır fısır sinsi sinsi alttan alttan laf sokup sinirlerini bozuyor, sen ağzını açsan suç, açıklama yapsan kabahat, haşa haddini aşıp sesini yükseltirsen de "sen benle böyle konuşamazsın" oluyor. Hayır kimsin ki sen? Ya nedir bu insanlardaki title merakı blog? Hani hepimiz eşittik? Hani hepimiz aynı amaç için çabalıyorduk? Hani birilerinin görevi çalışan herkesin mutluluğuydu? Nerde kaldı ekip? Nerde kaldı iş bölümü? Nerde kaldı huzur? Kimseye güvenmiyorum artık.

Ben çok yoruldum blog. Dua et diyorlar da dua ederken hayırlı bir iş mi, mutluluk mu, kısmet mi, sağlık mı, huzur mu, para mı ne dileyeceğimi bilemez oldum artık. Zaten uzun zamandır ne dilesem de olmuyor. Yaradan beni sevmiyor artık sanırım. Sevmese de hakkı sadece başım sıkışınca dua eder olmuşum. Hayatımın hayalini gerçekleştirip şu kıç kadar dairede huzur denilen kavramı bokunu çıkara çıkara tadıyorken gerekirse tası tarağı toplayıp baba evine geri dönmeye, önüme koyulan bir lokma ekmeğe, bir tas çorbaya razı gelmeye bile varım. Ama bu iş stresinin beni daha beter etmesine izin vermeyeceğim. Yoksa bugün boyun ağrısı yarın bilmem ne sancısı bu böyle gider kimsenin de umuru olmaz. Yarın gidip genel müdürle konuşacağım. Yarın büyük gün. Altıncı yılıma birkaç hafta önce girdiğim maceram da ya yetkim de olacak sorumluluklarımın yanında, ya da ben olmayacağım. Belirsizlikler, her bi boktan en son haberdar olmalar bana göre değil. Kıyamet kopsa birilerinden duyacağız. Bu ne lan? Şaka maka belki ben yarın işsiz bir Supercellma olabilirim.

Hepinizi çok özledim. Ne gelip iki satır okuyabiliyorum, ne bir şeyler yazabiliyorum.
Arada bir ses verin de burada benimle olduğunuzu anlayayım bari e mi?
İyi ki varsınız lan. Siz olmasanız, içimi dökecek kimsem olmasaydı ne bok yerdim ben.

Vakit Laroxyl içip uyuma, boyut değiştirme, yani siktir olup gitme vaktidir.
Gidiyorum.
Gittim.

Söz sizde.

4 kişi "açılın ben doktorum" demiş :

  1. Hepimizin hayatında böyle bütün boktan şeylerin üst üste geldiği zamanlar oluyo maalesef. Sen de şu an öyle bi dönemden geçiyosun. Seni o kadar iyi anlıyorum ki... İş stresi yüzünden gastriti ve egzamaları patlama yapan, vertigosu tutan biriyim ben de. Hiç bir zaman sorumsuz "Amaaan hallederiz" modunda bi insan da olamadım. Bence bizim en kötü huyumuz "yaşamak için çalışmak" yerine "çalışmak için yaşar" hale gelmemiz. İnan çektiğin eziyete, strese değmez ki bak zaten vücudun da sinyal vermeye başlamış artık. İş değiştir filan demiyorum ama sadece hayattaki önceliklerini yeniden sırala bence.

    John Parkin'in de dediği gibi;

    Hayatta hiç bir şey senden önemli değil.

    Siktir et.

    YanıtlaSil
  2. tatlım,ya daralmışsın sen yine.bak ne diyeceğim,bazı zamanlar hep üst üste geliyor,biliyorum ,ama bak ardı güzel olacak !ayrıca evet çok yorulmuşsun ,moralin de bozuk ama bir de iyi tarafında görmek lazım,
    hayırlısını iste ve inan sen kazanan olacaksın,
    kendine iyi davran,
    görüşmek dileğiyle supercellmacım:-))
    gülümse hadi gülümse,bulutlar gitsin....

    YanıtlaSil
  3. cnm ya, bence seçenekleri gözden geçir. sende potansiyel var. oraya sıkışıp kalma. kimsenin kahrını çekmek zorunda değilsin. bende burda bir çok zorlukla boğuşuyorum. diyeceksin ki sen çıksana ama şu an elim kolum bağlı borçlarım var. işsiz kalma lüksüm olsa çıkarım.
    aslında her işyerinde sorunlar var. uyuz insanlar var. ama yeni bir iş her zaman güzeldir. yeni ortam, yeni arkadaşlar. yeni bir başlangıç her zaman güzeldir. bi de şöyle bi seçenek var. şu an çalıştığın yerde kal. sabret. Allah yardımcın olsun cnm. öptüm...

    YanıtlaSil
  4. Bebeğim seni su an en iyi anlayanlardan biri benimdir herhalde. Strese baglı kas sıkısması bende de cıktı :) ama doktora gidecek vaktim olmadıgından anam doktoru eve getirdi sagolsun. Dayan. İşsiz kalırsan da kal s*ktir et. Onlar senin gibi bi personel bulamazlar ama sen daha iyi işler bulursun. Olmadı atlar buraya gelirsin ben sana bizim işi ögretirim, yasar gideriz :) Sıkma canını. Her sey guzel olacak, inanıyorum ben. Valla bak! Daha ben oraya geleceğim bana bi çay ısmarlayacaksın. Ohooooooo! Canımızı sıkmak yok. Cok bunalırsan bi mesaj at arayayım seni!
    Öperim o güzel yanaklarından, hatta yerim :))

    YanıtlaSil

Hoopp birader baksana bi'!

Bu blogdaki tüm yazılar ve bazı görseller (alıntı olanların URLsi belirtilerek) supercellma tarafından eklenmiştir ve 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu 81. maddesi gereğince kopyalamak, ticari amaçla kullanmak, yazar ismi belirtilmeden alıntı yapmak ve link vermeden kullanmak dahi suçtur. Aksini iddia eden varsa yolarım. Her türlü pisliği de yaparım. Hee akıllı olun canımı yiyin. Emek hırsızlığına karşı destek ve Emeğe Saygı lan. Dirsek çürütüyoruz burda...!!

 

supercellma Template by Ipietoon Blogger Template | Gadget Review

back to top