Seni unutmak yolunda çok mola verdim, çok dinlendim başka yüreklerde. Ama ben bir yolcuydum hikayenin senden sonraki kısmında ve misafirlik dediğin kısa sürerdi. Zamanı gelince devam edilirdi savrulmaya kalınan yerden.
Seni özledikçe başkalarına koştum ben, yalnızlıktan başkalarına sarıldım. Dudaklarım başkalarına dokundu beni öpüşlerini her hatırladığımda. Başka adamlarla oldum ve onlarla bastırdım üzerime yapışan senden kalan aşk acısını. İşe yaradığı da oldu, acının dibine vurduğum da. Ben, seninle yaşamak istediğim her şeyi başkalarıyla yaşadım. Çok yoruldum ve bunların hepsinden sen sorumlusun. Şimdi onlarca yabancı adamın parmak izi, nefesi, kokusu var üzerimde.
Bu kez ben birilerini kullandım ama zerre acımadı içim. Çünkü düzen böyleydi. Acıyan başkalarını acıtıyordu. Ve ne kadar iyi olursan ol, ne kadar gerçek seversen sev zamanın bir yerinde sen de uyuyordun düzene, ister istemez döngünün bir parçası oluyordun.
Bazen tüm dünyayı karşısına alıp kafa tutacak kadar dimdik ve güçlüyken, bazen nefes almaya mecalim yok. Kalan ömrüm, kalan nefeslerim kursağımda kalan heveslerim gibi tıkıyor beni. Bazen seni bana sorduklarında "bitti artık" deyip geçiştirebiliyorken seni bir "amaaannn" edasıyla, bazen iki yıl öncesine dönüp yaşanmışlıklarımızın arasında buluveriyorum kendimi. Bazen zamanlar arası geçiş yapmak diye bir şeyin gerçekten var olduğunu düşünmüyor da değilim, kimseye inandıramasam da. Bana aldığın her şey öksüz, bana yazdığın her kelime anlamını yitirmiş artık. Fotoğraflarımızın boynu bükük, anılarımız tozlanmış, yıpranmış. Oysa ne çok titredim üzerine ben geçmişimizin. Bir genç kızın tertemiz çeyizi gibi sakladım onları en güzel yerimde. Şimdiyse izleri silememenin yorgunluğu, hayalleri gerçekleştirememenin kırgınlığı var yalnızca.
Bizim hikayemizde son mutlu olmadı sevdiğim, oysa ben süre dolduğunda balkabağına dönüşse de razıydım seninle olan her şeye...
aşk acısı, diş ağrısı, migren, grip, zatürre hepsinin ilacı var en baştaki hastalığı tıp daha çözemedi.
YanıtlaSilsanırım dünyanın varoluşundan bitişine kadar bir ölüme çare bulunamadı, bir de aşk acısınaa...
Silzor be dostum unutmakta zor yaşatmakta, ya başka tenlerde unutuyoruz unuttuğumuzu sanıyoruz, yada başka tenlerde yaşatmaya çalışıyoruz...
YanıtlaSilbaşka aşklarda teselli aramak senin çektiğin acıyı bi başkasına yaşatabilme ihtimalidir.. yanlıştır..
YanıtlaSilyanlız kalmaktır doğru olan..
kendinle başbaşa kalmak iyidir kaçarak başkalarına yükleyerek acılardan kurtulamayız ertelenmiştir sadece ağrı kesici almak gibi bi kaç zaman idare eder sonra bağışıklık zayıflar ağrı kesicinin dozajını artırmak gerekir..
en iyisi kendi kendini iyileştirmek bu acı da bana bişeyler öğretti diyebilmektir..
''Şimdi onlarca yabancı adamın parmak izi, nefesi, kokusu var üzerimde...
YanıtlaSilBizim hikayemizde son mutlu olmadı sevdiğim, oysa ben süre dolduğunda balkabağına dönüşse de razıydım seninle olan her şeye...''
unutmak mı asla...istemiyorum O'nu unutmak...ben O'nunla rüyalarda buluşuyorum her özlediğimde...Onun içindir ki ben hiç uyanmak istemiyorum...
bir arkadaşım demiştiki prens diye aldım öptüm kurbağa çıktı....
YanıtlaSilAynı acıyı başkalarına yaşatmak, gerçekten zalimce geliyor kulağa..
YanıtlaSilBu arada bir mim var bende. (: