03 Temmuz 2012

Parmağındaki Yüzüğe Rağmen...

Bir de bilmemkaçönceki eski sevgili sorunu diye bir şey var. Üstelik evlenmiş muhtemelen de üreme planları yapan, eli kulağında üreyecek cinsten. 

Bi Engin vardı. Lise yıllarında benim böyle ölüp bayıldığım. Halbuki silik bi karakter, böyle kendi halinde püsürük bi'şey. İki lafı bir araya getirip konuşamaz. Konuşsa da arkadaşına sorma joker hakkını kullanır sürekli. Ben zaten nerde abuk subuk entere tip var ya da içine kapanık, daha uzatmadan dünyadan elini eteğini çekmiş herif gider onları bulurum. Esas kız olacağım ya sözde. Ayy çok değiştirdi bu kız bu çocuğu helal olsun, ay nikahı da basmış tebrikler falan hayalleriyle. Bi bok yediğim / yiyeceğim yok halbuki. Züğürt tesellisi.

Efendim Engin bizim klasik endüstri meslek lisesi, abazalarla dolu bir okul olan komşu okulumuz Mimar Sinan'da öğrenciydi. Metal bölümümü ne okuyordu. Beğenmediğim bir şeydi bölümü kesin, yoksa hatırlardım. Neyse. Lise birin başında bakışıp gülüşmelerle başlayan bu iş nihayet onca yırtınmamdan sonra sene sonunda çıkma teklifi almaya level atladı. Heh nolduysa boyum uzadı bi karış sanki. O zamanlar cep telefonu sadece kodaman heriflerde bi de zengin zübbesi çocuklarda var. Bizde ne gezer! Biz Enginle annemin evde olmadığı zamanlarda ev telefonundan konuşuyoruz, hatta olayı ilkelleştirip mektuplaşıyoruz falan. Ev telefonu çalınca ben de böyle bir heves bir heyecan, en sempatik ses tonuyla açıyorum telefonu belki odur falan diye. Görüntülü telefonlar da yok çünkü henüz. Okul çıkışları gidip parkta oturuyoruz öğlen sıcağında mal mal, sonra ben otobüse binip eve dönüyorum falan. Cafeye gitmek gerçekleşmeyecek bi hayal o herifle. Evdekiler de beni kütüphanede ders çalışıyor ya da voleybol antremanında falan biliyor. Yatcak yerim yok valla billa.

Neyse bir kaç ay böyle geçti. Benim yeter ben böyle bi ilişki istemiyorum, sen beni daha bi kere cafeye bile götürmedin çemkirmeme gerek kalmadan Engin yaptı hamleyi. Hayatımda "sen çok iyi birisin ama ben seni üzerim" klişesiyle beni ilk tanıştıran adamdır kendisi. Felsefe dersinden daha çok kafa patlattığım ama bi türlü anlam veremediğim bir mesajla siktir olup gitti hayatımdan. Bu yüzden unutulmazlar listesinde en başlardadır adı. He okullarımız kıç kıça olduğu ve zat-ı alileri o mahallede oturduğu için mahalleden siktir olamadı, ben de karşılaşmalarımızın önüne geçemedim ama olsun. Mezuniyete kadar olan iki yıllık dilimde ben de elimden geleni ardıma komadım burnundan getirdim.

Nedir efendim bu ben seni üzerim olayı? Üzme efendim o zaman adam ol, insan ol da üzme. Bu erkeklerin bütün gerizekalı olanları beni mi buluyor arkadaş? Ya da gerçeği söylemeye götü yemeyenleri? Madem ben güzelim, hoşum, bıcır bıcırım, e ağzım laf yapıyor, becerikliyim, sosyalim, sadığım, dudaklarım güzel, e popom dik, memelerim de maşallah standartların üzerinde. Yani bi erkeğin isteyebileceği neredeyse bütün kriterlere sahibim. E sorun ne o zaman? Bela mı arıyorsun? Boşversene be blog. Kim sallar sorunu. Uygun bir bahane bulup topuklayalım mantığında hemen hepsi. Ben senden hoşlanmadım, ya da ne bileyim senle takılırken başka birine aşık oldum vesair vesair demeye doğruyu söylemeye cesareti yok hiçbirinin. Yemişim öyle erkekliği.


Yıllar geçti. Çok değil bir iki yıl. Küçük Bey naptı nasıl ettiyse benim cep telefonu numaramı bulmuş mesaj attı bana. Ben Engin, askerdeyim diye. Lise yıllarındaki mektuplardan çekti sanırım canı. Ben de noliiiyy lan hangi Engin demedim tabi. Hemen hatırladım. Pişmanlık sözleri, şu içinde bülbül, güvercin, kelebek ve ay ışığı olan abuk smslerden göndermeler, nöbeterde aramalar falan bi ton şey. Tabi ben yemedim de herif askerdeymiş çok da gider yapmayalım dedim, ılımlı oldum. Huylu huyundan vazgeçer mi ki bu bikaç ay göründükten sonra yine sırra kadem bastı. Ben de amaaeeennnn canın cehenneme deyip siktiri çektim.

Bu sefer aradan bayaaa yıllar geçti. Sen de beş ben diyim on. Ben ne badireler atlattım, neler yaşadım falan. Artık Engin mazideki salakça bir gençlik anısı oldu benim için. Ama onun için henüz rafa kalkmamış olacak ki bendeniz mevzusu geçen yıl bi nakliyecimizin iftar yemeğinde karşılaştığımızda öyle uzaktan uzaktan bakarak akıttı ağzının suyunu, sol elindeki alyansa aldırış etmeden. Evlenmiş boyu devrilesice. Kendi gibi bi sümsük bulmuştur kesin. Benim şef sigara içmeye balkona çıkarken ben de takılmıştım peşine bi hava alayım diye. Anamm ne göreyim Engin! Yüzsüz geldi bi de tokalaşıp öptü beni. Tabi iş ortamı, e camiada da kendimizce bi namımız var, çemkiremedim ama bi kenarda konuşurken hafifçe tükürmeyi de ihmal etmedim yüzüne. Tek farkettiğim şey hakkaten tatlı çocukmuş. Ya da evlendi diye öyle geldi bana. Hani kör ölür badem gözlü olur ya, evlenince kıymete binmiş olabilir. Neyse zevzekliğe lüzum yok. Evlenmiş barklanmış herife yazılacak değilim. Ama bi ara niye ben değil niye ben değil de o deyip Türk filmi acitasyonu yapacaktım zor tuttum kendimi. Sonrasında Engin beyimizden gelen bitmek bilmeyen mailler, hal hatır sormalar falan. Haftabaşı iyi haftalar dilemese olmaz, Cumaları iyi tatiller. İşin bu kısmında bence kötü bir şey yok ama benim kocasını kıskanan arsız bir kadınla muhatap olmaya da hiç niyetim yok. Haddini aşmaya yeltenirse yapacağımı bilirim ben.

Bazen kendimi kürkçü dükkanı gibi hissediyorum, ağzıma sıçan, değerimi bilmeyen bütün herifler günün birinde tıpış tıpış geri geldiği için. Bazen yumuşak yüzlü olduğum ve kolay affettiğim için mi dönüyo bunlar birer birer deyip kendimi de sorguluyorum ama anlıyorum ki olayın benle bi ilgisi yok. Kendi yüzsüzlüklerinden. 


Kürkçü Dükkanına Geri Dönüş Seferleri Sonsuza Dek Kaldırıldı.

"Hepinizin ağzına sıçayım e mi! Defolun laynnn ben sizi üzerimm!!"


19 kişi "açılın ben doktorum" demiş :

  1. hepsini bir çırpıda okudum ne güzelde yazmışsın.
    Bence hiç birşekilde konuşma arsız yüzsüz herif utansın birde evli aman engini salla bacım sen önüne bak elbet düzgünü vardı hepsi seçilmedi ya bunların :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. teşekkürler canım :)
      umarım bana da bi tane kalmıştır düzgünlerden :P

      Sil
  2. looser engin. bi kerem seni kaybetmis. bir daha yanasmaya kalkarsa
    "sen benim sumugum olamazsın, yaklasma uzerim seni" de, bence.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. ahahhahahahah ifadeye bayıldım "looser engin" süpersin ya sen :)
      evet aynen dediğini yapıcam daha fazla yaklaşmaya yeltenirse :)

      Sil
  3. Ben olsam en başında hiç cevap vermezdim. Bu hakkaten arsız yüzsüz birşeymiş. Birde utanmadan her öğün mail atıyor hee.. Tam terbiyesiz. Sen git o mesajı karına at. :D
    İyi sabrediyorsun ama böylesi tiplere yüz vermeye gelmez bence. Sallayacaksın hertürlü. Gerçi bunlar yüzsüzce "senin için pis, ben arkadaşım sadece.." de der..

    YanıtlaSil
  4. Gel canım kardeşim senle sarılıp bir kadeh tokuşturalım. Anlattıkların beni çok eskilere kendi yaşadıklarıma götürdü. Şimdi kendi hikayemi burada anlatarak iç sıkılması yaratmak istemiyorum :D o yüzden blogumda yalan rüzgarı diye bir konuyla anlatıcam ben de çok içlendim :(

    Bütün Engin kafa yapısında olanlar rüzgarla savrulun geri gelmeyin emiiiii eah

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Şerefe canım kardeşim :)

      Hepsine bi'siktirolgit diyoruz :)

      Sil
  5. Ahahaha :D
    Ne kadar eğlenceli bir yazı olmuş bu! :D
    Engin rahat dursun, aklını başına devşirsin, arada da seni kaçırdığına yansın bence.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. yihuhuhu beğenmene sevindim Cessie'cim :)
      Yansın dimi? hıhı :)

      Sil
  6. bence en son cümle çok harika olmuş. :) yalnız bu sözü içinden söyleme. yüksek sesle söyle ki duysunlar.. seni kaçırdıklarına onlar yansın... :)

    YanıtlaSil
  7. ben hayatımın aşkını buldum eskiler umrumda değil:)

    Görüşmek üzere
    http://www.bakbuharika.blogspot.com
    http://www.facebook.com/harikadekorasyon

    YanıtlaSil
  8. baktın mııııı mimimeee.
    :)

    YanıtlaSil
  9. hehehe :) bumerang gibi oluyo o modeller. gidiyolar belli bi süre sonra geri geliyolar. Seni bir kere tanıyıp sonra bırakmışsa fazla söze gerek yok. çekeceksin sifonu şıırrrllooooppp diye gidicek ait olduğu yere. :)

    YanıtlaSil
  10. vay p....
    iyi ki olmamış işte şükret bence hayır olmuş senin için karısına yazık..
    parmağında yüzük kesiyo biçiyo yazıyı yazılıyo çok pis kufredesim geldi gerçekten..

    YanıtlaSil
  11. vuhuuu, çok sert :) tamam haketmişler ama yine de çok sert :D

    YanıtlaSil
  12. Boşuna yakın hissetmedim kendimi sana=)))

    YanıtlaSil
  13. alemsin sen ya, güldürdün beni:)) sonrada sinirlendim bu ve benzeri densizlere. sen iyisin ve birgün bulacaksın beklediğini:)
    hayatta başarılar dilerim sana süperim, cellmam:))
    öptüm seni

    YanıtlaSil
  14. evlenmiş barklanmış hala gözü dışarda
    kişiliğini hala bulamamış bu enginlerin hepsinin köküne kibrit suyu emi

    YanıtlaSil

Hoopp birader baksana bi'!

Bu blogdaki tüm yazılar ve bazı görseller (alıntı olanların URLsi belirtilerek) supercellma tarafından eklenmiştir ve 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu 81. maddesi gereğince kopyalamak, ticari amaçla kullanmak, yazar ismi belirtilmeden alıntı yapmak ve link vermeden kullanmak dahi suçtur. Aksini iddia eden varsa yolarım. Her türlü pisliği de yaparım. Hee akıllı olun canımı yiyin. Emek hırsızlığına karşı destek ve Emeğe Saygı lan. Dirsek çürütüyoruz burda...!!

 

supercellma Template by Ipietoon Blogger Template | Gadget Review

back to top